Ana içeriğe atla

Yolum Sensiz (Deneme)

Uzun zamandır elime kalem alasım yok. Uzun zamandır nefes alasım bile yok aslında, bu Dünyada sensiz yaşamaya tahammülüm olmayışı gibi. İnat ya bu bir kaç şey karalamak istedim. Belki okursun, olur da bakarsan diye. Kafam her zamankinden daha karışık bil isterim. Kalbim her zamankinden daha yorgun atıyor sensiz. Artık son bir darbe gelse de dursam der gibi. Tek kanadı kırık bir martının uçmaya çalışması gibi. Dışarılarda bir yerde bekliyorsun beni eminim. Pembe bulutların üstünde belki, belki denizlerin dibinde. İnat ya bu inanıyorum hala bekleyişine. Bazen böyle bir can tutarsın ya elinde, kendini Tanrı gibi hissedersin o an. O tuttuğun şeyin kaderi senin ellerinde olur, o an sen ne istersen o olur. Uzun zamandır canım iki dudağının arasında. İnat olduğu burdan belli. Ne yaşatıyorsun ne öldürüyorsun beni. Uzun zamandır arafta kalmış bir ruh gibiyim. Elimin kaleme gitmemesi bundan belki. Gitse ne yazacak bilmiyor. Bir yanı geleceğin umuduyla yemyeşil, diğer yanı gelmemeni dilerken uçurumun başında. Can ya bu, verilmiyor kolay kolay. Gelip üflesen düşecek haldeyim. Dokunsalar ağlamam ama düşersem kalkamaz gibiyim. Aşk ya bu, ne olacağını kestiremiyor insan. Ne olursa olsun kestiremiyor insan. Bir kanser olsaydın keşke vücudumda, tümör, kist olsaydın. O zaman ya öldürürsün ya bitersin. Ama aşk ya bu, ne öldürüyor ne de bitiyor. Sen sen olalı beni böyle görmemişsindir belki. Hastalıklardan kaçtım, engellerden kurtuldum, ateşlerden çıktım da yaşamak için, senin bir gülüşünde öldüm. Bunları okurken belki gözyaşı dökersin, dök. Belki kahrından ölüp gidersin, öl. Nefret ya bu, bazen aşk bile geçemiyor önüne. O canı al şimdi iki dudağının arasına, öl de. Öl ki kurtulayım senin yüzünden, aşkından, bakışından, nefretinden, bıraktıklarının yükünden. Sırtımda bir kambursun sen de. Atmak istesem atamam ama bir yandan alışmışım seninle yaşamaya. Şimdi öl de tekrar. Sen öl ki sevdiğin, uğruna öldüğün yaşasın. Bir nefes daha alma, aldığın son nefes yazdıklarım uğruna harcansın...

Yorumlar

Çok okunanlar...

Henüz Ölmemişken

Henüz ölmemişken diye başladı yazısına, bir şeyler daha bırakmak istiyordu bu dünyaya. Kanser olduğunu öğrendiğinden itibaren karamsar bir halde oturup vahlanmak yerine tüm hayatı boyunca yazdığı eserlerin neredeyse iki katını yazmıştı. Yazmaya da devam ediyordu asla öleceğine inanmayan yazar. Daha yeni doğan bir bebekken başladı sancılarım diye devam etti. Haklıydı. Henüz yeni doğmuşken garip hastalıklar peşini bırakmıyor, hastane ona hapis oluyordu adeta. Geçmişine dair pek bir anı hatırlamayan yazar hastanenin her köşesini, her bakıcısını adeta ezbere biliyordu. Yattığı odayı, alamadığı nefesi, tüm dünyası olan oyuncaklarını… Yazar devam etti. Böyle gelip geçti seneler, ben dünyadan habersiz. Bağlamışlar her yerime kabloları, kelepçe gibi fakat hayatta kalmayı istediğimden şüpheliyim diyordu. O zamanlardan gördüğünü hissediyordu acıyı. Her seferinde ziyaretine gelen dedesinin ağlamalarından anlamıştı çok yaşamayacağını. Buna rağmen inat ettim ya, etmez olaydım. Şimdiye kadar bir şe

Son Bir Şiir

Sevgilim, sevgim, sevincim, sevdiğim… Tüm gece ciğerlerime dolar gibi sıkışıyor göğsüm. Fabrika bacalarından çıkan tüm dumanları soluyorum sanki. O siyah renkli, içinde şimşekler kaçan bulutlar gitmiyor başımdan. Bir saniye olsun rahat nefes alamaz oldum artık. Her an ciğerlerimde bir ağrı, kalbimde bir sızı. Ölüp bırakmak istiyorum her şeyi. Diğer dünyadan benim için üzülecek bir kaç insanı izlemek istiyorum. Zor geliyorken sensiz yaşamak, seninle yaşamaktan da nefret ediyorum. Canımı yakıyorken seni sevmek, bir yanım senden hala vazgeçemiyor. Ne kadar kızsam da kendime bir faydasını görmedim henüz. Senden kaçıp kurtulmak istiyorum artık. Canımı yakmana izin veremem, vermemeliyim. Bundan çok sıkıldım biliyor musun? Sürekli kafamın içinde olmandan bıktım. Ben seni sevmiyorum. Artık sevmiyorum. Lütfen git artık. Bir hafıza kaybı yaşamayı bile göze alıyorum seni nasıl sevdiğimi, beni nasıl sevdiğini, sana olan aşkımı unutmak için. Her geçen gün artan bu yorgunluk ve bitkinlik senin

Kirli Sokaklar

"Sokakta parçalanmaya mahkum bırakılmış birkaç hayat." Bunları yazmayı ben istemedim, bunları yazmaya beni Sokaklar zorladı. Bugün 14 Şubat 2021; Adım Jeff, Bugün 21 yaşındayım. Ölümümün üzerinden 3 sene geçti, cesedim hala soğuk sularda. Artık eskisi gibi mülteciler gelmiyor yanıma. Onları buldunuz, BENİ DE BULUN. Bugün 18 Kasım 2017; Bir hayalim daha yeşeremeden soldu günlük. Bu hayal bir futbol maçı veya başlayamayan bir aşk değil, bu hayatım olmasını istediğim müzik. Daha yeni başlamışken uğraşmaya bir araba kazasında bütün hayallerimin bitebileceği aklıma gelmemişti. Belki bir ilki başarabilirim ama bu işi dilsiz olarak yapmak olanaksız görünüyor. Babamı kazada kaybettikten sonra annemin yanına gittim. İlk defa onu bu kadar mutlu görmüştüm. Benim gelmeme miydi bu sevince yoksa babamın gitmesine mi anlayamamakla beraber hızlıca odama taşındım. Alışmamın zor olacağı şeyler belliydi, yeni bir okul, yeni bir hayat, yeni bir düzen ama alışmaktan asla